İki gün sonra kaçırılmaması gereken bir konser var. Duymadık, haberimiz yoktu demeyin lütfen. Buradan duyuruyorum.
Barış İçin Müzik
Bu sefer çocuk hakları için ses veriyorlar. Son derece anlamlı bir konser olacak. Üstelik ücretsiz.
“Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı” ile “Barış için Müzik Vakfı” bir araya geliyor ve bu harika konser ortaya çıkıyor. (more…)
Hayatta her türlü insan var.
Kimi kendine odaklanır, gözü başka bir şey görmez. Kiminin gözü görür ama nasıl yapsın, ne yapsın bilemez. Başkaları görür ve harekete geçer.
Sosyal sorumluluktan bahsediyorum. Temelinde şu veya bu sebeple kendi kadar şanslı olamayanları fark edip, onlara yardım eli uzatan kişiler, yaptığının kapsamından, boyutundan bağımsız olarak bir ülkenin gelişmesinde büyük rol oynayan kahramanlar aslında. (more…)
Bu hafta tek ama uzun bir yazıyla bayram dönemine giriş yapalım istedim. Benim için özel olan, üzerinde aylar ayı kafa patlattığım, kendimle birlikte pek çok insanı sürüklediğim ve onların emekleri sayesinde hep birlikte içimize sinen bir serideki yenilikten, yani Burcu ve Berk ile… Serisi’nden bahsetmek istiyorum. (more…)
Huzuru nerede bulursunuz?
Nerede ararsınız?
Hangi ortamda derin bir nefes almaya izin verirsiniz kendinize?
Belirli bir an var mıdır ki “Oh! İşte bu!” dediğiniz? (more…)
Hani bir kitap okursunuz heyecanla… Az çok sonunu tahmin ettiğiniz. Sonra birdenbire hiç beklemediğiniz şekilde sonlanıverir. Azıcık bozulsanız da, yazarın bu becerisini takdir etmez misiniz?
Hayat da biraz böyle… (more…)
Bir atletizm sahasındasınız.
Hızlı adımlarla yürüyorsunuz.
Önünüzde bir kişi, arkanızda bir başkası.
Kim önde? Kim arkada sizce? (more…)
Kitaplar, kitaplar,… Aylardır beklediğim an gelmişti. Alice in Wonderland’in 150. yılı şerefine yere serilmiş siyah üzeri iskambil kağıtları ile süslü halıda yürüyerek fuara girerken kalbim daha da hızlı atmaya başladı.
Ve işte Bologna Çocuk Kitapları Fuarı. (more…)
Geçtiğimiz son birkaç haftadır İstanbul ile başlayıp, İzmir ve bölgesine kayan yoğun bir okul maratonundaydım. Burcu ve Berk ile.. serisinin bana sunduğu güzelliklerden biri, birbirinden şeker çocuklarla tanışmak, onların o derin dünyalarına azıcık da olsa bakabilmek.
“Sen şimdi okullara gidip ne yapıyorsun?” diye soranlar oluyor. Tek bir şey söylemek zor tabii. Ama en temelinde kitaplar hakkında sohbet ediyoruz. Kitapların oluşum aşamalarını gözlemliyoruz, kendi tecrübelerimizi birbirimizle paylaşıyoruz. Bazen belirli bir konuyu derinlemesine ele alabiliyoruz. (more…)
Dün sevgili Ece bana çok eski bir yazımı hatırlatınca, bu haftasonu için tekrarlamanın uygun olacağını düşündüm.
Konumuz: Tuvalet kağıdını nasıl takmak lazım?
Ne o? Şaşırdınız mı? Bu çok önemli, lütfen bu konuyu basite indirgemeyelim. (more…)