Hani bir kitap okursunuz heyecanla… Az çok sonunu tahmin ettiğiniz. Sonra birdenbire hiç beklemediğiniz şekilde sonlanıverir. Azıcık bozulsanız da, yazarın bu becerisini takdir etmez misiniz?
Hayat da biraz böyle…
Planları yaparız. Bir sonraki adımı hesaplarız. Yaklaşık neyle karşılaşacağımız hakkında fikrimiz vardır. Ne de olsa planı biz yaptık. O plana da sadık kaldık.
Derken bir gün bir şey çıkar karşınıza ya da size göre bir şey “ters gider”. Bozulursunuz belki de. Olmadı ki şimdi. O kadar plan yaptınız.
Ama sonra bir bakarsınız ki, o karşınıza çıkan her ne ise aslında sizin için orada. Sizin hayatınızı güzelleştirmek için. Bazen zorlamak için. Bazense sadece şekillendirmek, renklendirmek, lezzetlendirmek için.
Tatmadan, dokunmadan, tecrübe etmeden anlamak mümkün değil.
Hayatımda böyle dönemeçlerim oldu. Yaşarken, işin içerisindeyken çok da anlamadığım, anlamlandıramadığım, zaman zaman şikâyetçi olduğum sürprizlerden bahsediyorum. Kimi zaman beni çok ama çok zorladı, kimi zaman planlarımı tamamiyle altüst etti. “Ben bunu hak etmedim!” dediğim bazı şeylerin sebebini ve bana ne şekilde yol açtığını çok sonra anladığım oldu.
Diyeceğim o ki, günün birinde beklemediğiniz ve belki de çok da hoşlanmadığınız bir sürpriz, bir tesadüf, bir dönemeç çıkarsa karşınıza, sadece niye orada olduğunu keşfetmek için fırsat verin kendinize. Bakalım ne olacak. Hayat sizin için daha iyisini planlamış olabilir 🙂
Category: Genel, Günlük Hayat
2 Comments