Filmi bilmeyen azdır herhalde, minik, sıcacık kitabevinin dev, soğuk kitapçıyla savaşını anlatır. Sonunda minik kitabevi kapanır ama bir aşk doğar 🙂
Meg Ryan ve Tom Hanks’in unutulmaz filmi “You’ve Got Mail”den bahsediyorum.
Benzer bir durum (aşk doğma ihtimali hariç…) sevgili Tırtılkids için geçerli şu aralar! (more…)
Geçen Cuma sabah erkenden, daha kapılar kapalıyken 13.İstanbul Bienali’nin ana mekânı olan Antrepo no.3‘e sızdım. Kimseler gelmeden bızdıklar için gezdim. “Hangi eserler çocuklar için ilginçtir?”, “Bienali nasıl gezmek en verimlisidir?”, “Kaç yaş itibariyle çocuklar Bienal’den hoşlanır ve sanat eserlerini anlamaya başlar?”,…
Bu soruların cevaplarını Bienal’in birbirinden harika ve eğitimli çocuk rehberlerinden aldım. (more…)
Sevgili Yeşim Mutlu – blog yazarı, fotoğrafçı arkadaşım – bir süre önce bizlere duyurdu.
Neyi mi?
Ağrı-Patnos’ta Doğansu Köyü İlk ve Ortaokulu için yardım çağrısını. Duyarlı bir öğretmen ve onun duyarlı arkadaşı sosyal medyadan çağrı yapıyorlar. Bu çağrı Yeşim Mutlu’ya ulaşıyor. O da biz blog yazarlarına duyuruyor. Duyarlı insanların ortak çalışmasıyla bu çocukların yüzü gülmeye başladı. (more…)
Maya kaç zamandır sayıklıyordu, “Kötü Kedi kitabı alalım.”
Kitap almak benim engel olmak istemeyeceğim bir şey.
Oyuncak yeter, kıyafet zaten az ve öz olsun ama kitap için durum öyle değil.
Kaliteli, içeriği doğru, verdiği mesaj yaşa uygun ve faydalı, bir de eğlenceliyse tamamdır!!! (more…)
Yine bir anneden gelen destek. Yine çocuklara yönelik.
Hepimizin işin bir yerinden tutsak, becerilerimiz, imkânlarımız, vaktimiz yettiğince destek versek…
Başkalarına yardım eli uzatmanın mutluluğunu yaşayacağız. (more…)
Sonbaharın gelişi her zaman bende hüzün yaratsa da, şehrin yaz rehavetini bırakması ve tekrar hareketleniyor olması bir o kadar heyecan verici.
Şu ara birbirinden güzel sanat aktiviteleri var. İçlerinden sadece birkaç tanesini seçip sizlerle paylaşabildim. Neler mi? (more…)
Etrafımızda vız vız sesler var. Farkında mısınız?
İnsanlar birbirlerini konuşuyor, size geliyor bir şeyler söylüyor, dönüyor başkasına gidiyor başka şeyler söylüyor,…
Vız vız vız (more…)
Artık bızdıklar çok erken yaşlarda İngilizce öğreniyorlar. Bizler en iyi ihtimalle ortaokulda yeni bir lisana geçerken, onlar doğduklarında ya da en geç üç yaşında yeni bir dille tanışabiliyorlar.
Yabancı bir dili öğrenmek ek çaba gerektiyor. Kitaplar ise işin temeli. Hâl böyle olunca okunacak kitapların da keyifli olması önem kazanıyor. (more…)
“Joy does not simply happen to us. We have to choose joy and keep choosing it every day”
Henri Nouwen, yazar
“Mutluluk öylesine olmaz. Mutlu olabilmek için mutlu olmayı seçmemiz gerekir, hem de her gün...” diye tercüme edebilirim belki bu cümleyi. (more…)
Önce çıkarken can yakar dişler. Ardından dökülürken…Birkaç gündür sallanan dişinden dolayı son derece rahatsız olan ve bu rahatsızlıktan ötürü tüm keyiflendirme çabalarımızı elinin tersiyle iten, ağzını dişi düşecek diye açmaktan çekinen kızıcık, yeni arkadaşları sayesinde normale döndü!!! (more…)