Yepyeni Bir Girişim

Funda Taboğlu‘nu iş vesilesiyle seneler önce tanıdım. Ajans-müşteri ilişkimiz farklı boyutlara geldi. Benzer yanımız çok çünkü. O benim yakın arkadaşlarımdan oldu.

Bir süre önce sizlere Funda’yı ve son derece keyifli bir mekân olan butik oteli Taşhan’ı tanıtmıştım. Hatırlamak isterseniz “Gerçekten İsteyince” başlıklı yazıma gözatabilirsiniz.

Şimdi yeni bir bebeği var Funda’nın. Hem bu yeni projeyi, hem kendisini sizlere onun kelimeleriyle tanıtabilmek için aşağıdaki söyleşi yaptık. Umarım keyifle okursunuz.

Fundacığım, senin bebeğin Tashan’ı 0 km.Bızdıklar’da geçen sene “Gerçekten İsteyince” başlıklı yazımda duyurmuştum. Burası gerçekten sıcacık bir yer. Her geldiğimde içim açılıyor. Nereye bakacağımı şaşırıyorum. Bize bu bebek nasıl doğdu anlatır mısın?

2010 yılına Alaçatı’da girdim. Yılbaşı gecesi, Alaçatı gerçekten çok keyifliydi. Sokaklar kalabalık, hareketli, her tarafta müzik, her yere yürüyerek gitmek mümkün, insanlar sıcak ve keyifli. 1 Ocak sabahı nefis güneşli bir hava, açık havada yapılan kahvaltı, arkasından Ilıca Plajı’nda bütün gün şarap ve müzik eşliğinde okunan kitap, yapılan sohbetler, akşamında şömine başı muhabbetleri. Geçirdiğim en iyi Yılbaşı gecelerinden biriydi.Ve 1 Ocak sabahı, artık zamanımın büyük bir kısmını Alaçatı’da geçirmek istediğime karar verdim. Ve de yıllardır düşündüğüm Ege’de küçük bir işletme sahibi olmak hayalinin kesin adımlarını o gün attım 🙂

Çeşme’de butik otel sahibi olmak konusunda ilgi giderek artıyor sanki. Sence her açılan otel başarılı olabiliyor mu? Özellikle sezon çok kısa diye meraktayım aslında.

Çeşme’de ve özellikle Alaçatı’da gerçekten çok fazla otel açılıyor. Bir çoğu da oldukça iyi işletmeler. Biz burada işimizi keyifle yapıyoruz, hayat tarzımız haline getiriyoruz. Bir önceki günümüzü saat kaçta tamamlamış olursak olalım, sabah 7’de işimizin başında olmak, ancak o işi çok severek olabilecek bir şey. Başarılı işletmelerin tamamında, kişisel özveriyi çok net olarak görebilirsin.

Alaçatı’daki işletmecilerin çok farklı geçmişleri, tecrübeleri ve dünya görüşleri var. Bütün o tecrübelerini şu anki işletmelerine aktarabilen mekânlar bence başarılı oluyor. Her işletme, sahibinin ruhunu yansıtıyor çünkü. O samimiyeti bulduğunuz anda da, zaten mekânla aranızda bir bağ kuruluyor.

Sezonun kısalığına gelince, aslında sezon kısa değil. Bu algıyı değiştirmek istiyoruz biz.
Alaçatı’da Nisan ayı başından Kasım ayı sonuna kadar yapacak bir çok şey var. Hatta kış aylarında bile nefis haftasonu kaçamakları yapılabilir. Tabi ki Temmuz, Ağustos kalabalığı olmayacaktır diğer aylarda.

Ama zaten her zaman çok kalabalık olsun istemiyoruz tatile gittiğimiz yerlerde.Bazen sadece sakin sakin kitap okuyacağımız, şömine başında şaraplarımızı yudumlayacağımız, kumsalda güneşli bir havada üzerimizde montla yürüyüş yapabileceğimiz, nefis ve sağlıklı tatlar tadabileceğimiz birkaç gün aramıyor muyuz tatil olarak. Alaçatı’da her zaman sizi memnun edecek birşeyler var. Yeter ki, gelin, bizimle birlikte bu keyfe ortak olun 🙂

Kışın neler yapıyorsun?

Kışın kısaca dünya vatandaşıyım 🙂 Biraz Alaçatı, biraz İstanbul, biraz da dünyanın farklı yerlerine seyahatler. Aynı zamanda da bir online satış sitemiz var. Onunla ilgileniyorum.

Evet bu senin yeni hayata geçirdiğin bir proje. Muhteşem sirkeler, zeytinyağları, sabunlar,… Bu fikir nasıl doğdu ve nasıl gerçekleşti?

Bu fikir aslında misafirlerimizin yönlendirmesiyle doğdu diyebilirim. Mutfağımızda her zaman çok iyi ürünler kullanıyoruz. Ve Alaçatı’da özellikle kahvaltı bir ritüeldir biliyorsun. Kahvaltıdaki zeytin ve zeytinyağından tut, odalarda kullandığımız şampuanlara kadar bu ürünleri nereden temin edebileceklerini sormaya başladı misafirlerimiz. İlk iki sene, elimizden geldiği kadar isteyen misafirlerimize ürün sağlamaya çalıştık.Ve üçüncü sezonda bu işi daha profesyonel bir şekilde yapmaya karar verdik. Böylece toplam dört üreticiyle, “kişisel bakım”, “gıda” ve “tekstil” olmak üzere üç kategoride Taşhan markalı ürünlerimizi çıkardık. Ürünlerimizin büyük bir kısmı sertifikalı organik ürünler, diğerleri de katkı maddesi içermeyen doğal ürünler.

Bize biraz da ürünlerden bahseder misin? Nasıl alacağız bunları? O muhteşem şişe kombinasyonuna bayıldım ben mesela 🙂

Ürünlerimizden ben de çok memnunum açıkçası 🙂 (Defne’den not: Funda çok titiz bir insandır. Ondan böyle bir cümle çıkıyorsa dikkate almak gerekir.)

Üreticilerimizi de, ürünlerimizi de özenle seçtik. Bugüne kadar hiçbir şikayet almadık kullanıcılarımızdan. Tanrı, yarattığı kulun uzun ömürlü olmasını isterse, Datça Yarımadası’na bırakır’ demiş dünyanın ilk coğrafyacısı Strabon. Biz de kişisel bakım ürünlerimizin tamamını Datça yarımadasının doğal ürünleriyle, Datça’da ürettirdik ve adına “Taşhan Hamam” dedik. Taşhan Hamam’da sabunlar, şampuan, saç kremi, vücut losyonu, duş jeli ve el kremi var şimdilik.
Tamamı organik sertifikalı ürünlerden oluşan ve saf zeytinyağı ile yapılan ürünler.Keçi sütü, bal, lavanta, defne, papatya, portakal, karanfil karışmıştır içlerine.

 

Diğer yandan Buldan’da el tezgahlarında dokunan peştemallerimiz var. Göz alıcı renkler, bambu ve keten karışımı dokumalardan oluyor peştemaller.Tamamı el emeği, göz nuru.

Ayrıca doğanın cömert tatları da yerlerini aldılar dükkanımızda zeytin ağacı, göklerin bize sunduğu en zengin armağandır. Zeytinyağı, 3000 yıldan uzun bir süredir şairlere ve yazarlara konu olmuştur. Biz de “Taşhan Ambar” markası altında üstün kalite zeytinyağlarını sizler için dükkanda satışa sunduk. Zeytinyağı bir mücevher gibi bizim için. Ayrıca sirkeler, pekmezler, nar ekşileri, reçeller, zeytin ezmeleri, zeytinler,…Hepsi katkısız, hepsi özel üretim.

Yaz boyunca ürünlerimizi otelimizin içinde dükkanımızdan satın almak mümkün. Ama onun haricinde 12 boyunca, www.tashan-dukkan.com’dan dilediğiniz gibi sipariş verebilirsniz. Ürünler, anlaşmalı kargo şirketlerimizle, ertesi gün adresinize teslim ediliyor..

Başka projeler de var mı kafada uçuşan?

Her zaman çeşitli projeler var tabi 🙂 Ama adım adım gitmek istiyorum. 2012 ve 2013’te otel ve ürünler ön planda olacak. Sonrası için tabi ki yenilikler olmaya devam edecek 🙂

Strabon’un o meşhur sözünü ben birazcık değiştirip, “Tanrı yarattığı kulunun uzun ömürlü olmasını isterse, onu Taşhan’la tanıştırır” diyorum ve Funda’ya bizlere ayırdığı vakit için teşekkür ediyorum.

Leave a comment