Kendi tabiriyle “Biz bin senedir tanışıyoruz!”

Gerçekten öyle… Geçmişimiz herhalde benim lise yıllarında yazları Taksim Vakkorama-Gym’e gidişime denk gelir. Ardından Etiler Hillside’da kesişti yollarımız. O zamanlar İbrahim Gürbüz’ün grup derslerine katılıyordum. Ama onun sporcu kişiliği (özgeçmişi bayağı etkileyici) hep ilgimi çektiğinden uzun uzun spor odaklı sohbetlerimiz olurdu. Hep danışırdım ona.

Derken üç beş sene evvel birden bire tenis oynayamamaya başladım. Bırakın tenisi, arabada kemerimi uzanıp çekerken acı içinde kıvranıyordum. Uzmanlığı spor yaralanmaları olan doktoruma gittiğimde,  sağ omuzda yırtık tespit etti. Ve tenise ancak çok özenli ve ara vermeden yapılacak bir çalışma sonucu – bir ihtimal – birkaç sene sonra tekrar dönebileceğimi söyledi.

Kendimi teslim edebileceğim ender insanlardan olan İbrahim Hocam ile doktorumu karşı karşıya getirdim. Bana harika bir program hazırlandı. İki sene boyunca çok sıkı çalıştık İbrahim Hoca ile. Yırtık tamir olmazmış ama ben birkaç senedir çok rahat tenis oynayabiliyorum.

Bunu da yaşadıktan sonra benim için ayrı bir yeri var onun.

Zaten bu hisler olmazsa aslında geçinilmesi çok zor bir insan!

Müthiş detaycı, mükemelliyetçi, hep daha iyi, daha kuvvetli olunsun istiyor. Ben bir hareketi iyi yapınca mutluluktan havaya uçarsam, o sadece, “Fena değil!” diyor!!! Eleştirel bakış açısıyla yaklaşan bir kişilik. Hiiiiç benlik bir durum değil aslında.. Ama kredisi çok.

Üstelik her ders sonunda kendimi harika hissetmem işin cabası. (Gerçi belki ‘işkence’ bitti diye mutlu oluyorumdur, o ayrı :):))

Şaka bir yana, konusunu iyi bilen ama mütevazi olmaya devam eden kişilere çok saygım var. Etrafta pek çok kişi “ben” ispatı peşinde. Bazıları da işini iyi yapma derdinde. İşte ikincisinin yeri bende ayrı.

İbrahim Gürbüz ile biraz sohbet ettik. Aslında daha önce bu sohbeti yapmıştık ama aradan çok zaman geçti ve pek çok yeni 0 km.Bızdıklar okurları var.

O nedenle bu yazıyı yenilemek istedim.

Ha, bir de onun aşağıda söylemediklerini bir çırpıda ekleyeyim: kendisi Türkiye Cimnastik Federasyonu’nun hocalarından. Yani hoca yetiştiriyor. Verdiği belgeler Federasyon onaylı.  Yine titizlikle yaptığı bir iş. Çünkü yanlış eğitimle yarardan çok zarar verileceğine inanıyor.

Bunun dışında sporcuların yarış öncesi antremanlarına da destek veriyor. Mesela sörfte, Çağla Kubat yarışlar öncesi fırsat buldukça İbrahim Hoca ile kondisyon çalışması yapanlardan.

Sorularınız varsa kendisine ibrahimgym@hotmail.com mail adresinden veya Facebook (İbrahim Gürbüz)/Instagram (GRBZ pilates) aracılığı ile ulaşabilirsiniz.

Keyifli tanışmalar 🙂

İbrahim Hocam, bize biraz sporun hayatınıza nasıl girdiğini ve bugüne kadar hangi spor dalları ile ne şekilde uğraştığınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

1977 yılında cimnastik seçmelerine girerek sporla tanıştım sonra kule ve tramplen atlama ve sportif aerobic  branşlarında milli takımda yarıştım. 1988 yılında ilk olarak cimnastik antrenörlüğü yapmaya başladım. Halen jimnastik milli hakemlik yapıyorum.

Öne çıkan egzersiz şekilleri seneler içerisinde değişiyor sanki. Vakkorama-Gym döneminde step en çok yapılan egzersizdi herhalde. Şimdilerde pilates öne çıkıyor. Bu değişimler neye göre oluyor?

Spor sektöründeki büyük firmalar  araştırma ve geliştirmeye çok önem veriyor. Bununla beraber beklentiler, zaman  ve tedavi yöntemleri sporun gidişini değiştiriyor. Step fizik tedavide kullanılırken grup dersi olarak geliştiriliyor. Bunu koreografik dersler takip ediyor. Derken sporda denge ve kontrol ortaya çıkıyor. Zaman içinde bakıyorsunuz hareketli dersler yerini  dengeye bırakmış. Sonuç tamamen insanların vücudunu tanımasıyla ve beklentileriyle birleşen pilatesi doğuruyor.

Pilates için size  geldiğimden beri kendimi çok daha dinç hissediyorum. Tabi ki stüdyo dışında sizinle belirlediğimiz günlük programları da yapıyor olmamın etkisi büyük. Ancak pilates ile insan sanki daha da bir dikleşiyor, kuvvetleniyor. Sizin için de farklı mı pilates verdiğiniz diğer derslere göre?

Kesinlikle…. yapılan  özel derslerle,  alışkanlık haline gelmiş omurgayı ezen kötü ve sağlıksız duruş şekillerinden kurtularak doğru hareket etmesini öğrenip, diğer tüm bedensel aktivitelerde öğrendiklerimizi uygulamakla gelişiyor ve vücudumuzu etkiliyor.

Görebildiğim kadarı ile erkekler pilates, stretching tarzı derslere pek katılmıyorlar. Bu tespitim doğruysa eğer, nedeni ne olabilir sizce?

İlk görüntü öyle olsa da çalıştırdığım çok sayıda erkek var. Ancak biliyorum ki birçok insan pilatesin erkeklere uygun olmadığını düşünüyor, deneyene kadar!

Her yaşta spora başlanır mı? Hangi yaş grubu ne yapmalı egzersiz olarak?

İlk cimnastik antrenörlüğü yapmaya başladığımda beş  yaşında seyircilerin içinde oynayan bir çocuğu cimnastiğe başlatmıştım. Şimdi kendisi  milli takımda. Bence başlama yaşı yok. İnsanların fiziksel yapısı ve içgüdüleri hareket etmek üzerine yaratılmıştır. Bu da bize doğumdan yaşantımızın son anına kadar hareket etme yeteneği sağlar. Egzersizin içeriğine bakarsak kişinin fiziksel performansını göz önünde bulundurarak karar vermek ve yapılan çalışmanın şiddetini ise performansı ileriye götürebilecek seviyede tutmak gerekir. Şiddetin olması gerekenden düşük ya da yüksek olması alınan verimi düşürür.

Maya’ya hamilelik dönemimde de sizinle çalışmıştık. O zaman var olan ağırlık programımı hafifletip, “stretching” eklemiştik. Hamileler için nasıl bir çalışma içeriği önerirsiniz?

İlk kural; hamilelikten önce spor yapıyorsan şiddeti düşür hamileliğin gereklerine dikkat ederek  devam et. Yapmıyorsan ya başlama ya da doktorunun yönlendirmesine göre eğitimli birinden destek al.

Egzersiz yaparken dikkat edilmesi gereken en önemli  nokta “power house” denen karın kasları ve çevresidir. Power house her zaman sıkı ve kontrollü olmalıdır. Ancak hamileliğin ilk gününden itibaren vücut otomatik olarak karın kaslarını gevşetmeye başlar. Onun için çalıştırılmaması ve karın kaslarını(P.H) gerektirmeyen hareketlerin tercih edilmesi gerekir. Kalça iç bacak arka bacak ve kasık çevresi stretching yapılmalı ve hamileliğin ilerleyen aylarında ihtiyaç duyulacak, aşırı yük taşıyacak olan sırt kaslarının çalıştırılması gerekmektedir.

Hamile yogası ve pilatesi var. Buna daha önce bu iki egzersiz dalını da yapmamış hamile bayanlar katılabilir mi?

Kişilerin spor geçmişi,kendi  vücutlarını tanımaları ve vücutları hakkında bilgi sahibi olmaları ayrıca ders alacakları kişilerin bilgi ve deneyimi  tercihleri belirler. Her halukarda kesinlikle egzersiz  yapılmalıdır.

Pek çok kişide bel ve sırt ağrısı oluyor, çoğumuz kambur duruyoruz. İleri yaşlarda da giderek bu bölgelerdeki sorunlar artıyor. Bu neden oluyor? Dikkatsizlikten mi? Hareketsizlikten mi? Ne yapmak lazım?

Yanlış nefes almaktan başlarsak, stres, kişisel problemler (güven gibi) ,hareketsizlik, yanlış oturma,yanlış duruş,yer çekimi  ve tabi ki hızla ilerleyen yıllar, yani yaş!
Hedeflenmesi gereken, özellikle omurganın hareketlenmesi ve kuvvetlenmesini  hedefleyen hareketler. Omurgan ne kadar hareketli ve sağlıklıysa sen o kadar sağlıklısın. Yaniii PİLATES!

Ya çocuklarımız? Bızdıklar için gerçek anlamda cimnastik dersi veren yer İstanbul gibi büyük bir şehirde bile tek elin parmaklarını geçmeyecek sayıda. Bu kadar obez çocuk sayısında artış varken, neden daha fazla yerde bu tarz dersleri bulamıyoruz?

Cimnastik,  hem eğitmen, hem malzeme açısından  büyük problem. Eğitmen bulmak zor, aletler çok çeşitli ve pahalı ayrıca büyük sorumluluk dikkat ve özverili olmayı gerektiriyor. Çalışma alanının büyük olması gerektiğini düşünürsek, İstanbul’da kiraların uçuk olması ve daha neler neler.Okullar açısından düşünürsek, kültürel açıdan spora o kadar uzağız ki…Çok spor yaşlandırır tezine bile inanıyor, spordan uzaklaşıyoruz. Aslına bakarsak bu iş ilkokulda beden eğitimi dersinin içeriğidir – ’’Temel Cimnastik’’- orta ve liseyi söylemiyorum bile.

Okullardaki cimnastik dersleri de sanki yetersiz oluyor. Mesela hep bir takla durumu. Bana çok tehlikeli geliyor takla, boyun açısından. Sizce neden gereklidir? Niye yaptırılır? Okullardaki cimnastik ders içeriklerine kim karar verir genelde?

İlkokullarda önceden cimnastik  yapmış beden eğitim öğretmenlerine öncelik veriliyor olsa idi bu sorunun cevabı kolay olurdu.Aslına bakarsanız çocuklar için tehlikeli olmadığı gibi omurga için de gereklidir  takla. Bunun yanı sıra hayvan yürüyüşleri çocuklar için hem eğlenceli hem de fiziksel açıdan çok etkilidir.

Çocuklar için hangi yaş grubunda hangi sporun faydalı olduğu düşüncesindesiniz?

En sağlıklısı ferdi, takım ve toplu sporlar  için ortam sağlanmalı, tercih çocuklara bırakılmalıdır.Temel Cimnastik her spor dalında gelişimi olumlu yönde etkilediği için branşlaşmadan önce eğitmenler  tarafından tercih edilir.

Sizin de bir bızdığınız var. Onun spor hayatı için neler planlıyorsunuz?

Kesinlikle ve kesinlikle ilk fırsatta yani yaşı ne olursa olsun çocukların oyun değil profesyonel eğitmenlerle profesyonel ekipmanlarla uluslararası normlar ve kurallarda spor yapmaları gerektiğini savunuyorum.

Bireysel ve takım sporlarından en az birer tane yapmaları ve kendilerine profesyonel sporculuk şansı vermelerini öneriyorum.Yarışmacı olacak seviyeye gelemeseler bile onun için çalışmaları hayatlarını olumlu yönde etkileyecektir.

Bunların başında cimnastik ve kickbox geliyor..

Sizin ilerisi için ne gibi projeleriniz var?

Etiler’de içinde fizik tedavi de barındıracak, boks ringinden pilates ve çocuklara yönelik dersleri de içeren studioların mevcut olduğu, kuaför, cafe gibi hizmetlerin de sunulduğu, üç katlı 650m2 ebatlarında bir alana yayılmış, bir “personal training” merkezi projesini hayata geçiriyordum ki, ekonomi ve ülkenin gidişatı soru işaretleri ile dolu olduğundan askıya aldım. Ancak ilk fırsatta projeyi bitireceğim.