Minik Okurlar Yazar Olursa…

Geçtiğimiz hafta Tırtıl Kids Kitabevi’nde miniklerle buluştuk. Pıtı pıtı geldiler annelerinin, anneannelerinin ellerini tutmuş bir şekilde. Kuruldular yine yere atılmış pufların, minderlerin üzerine.

Ben, elimdeki üç Türkçe ve üç İngilizce kitapla okumaya hazırım. Baş asistanım Deniz yanıbaşımda. Onunla önceden anlaştık: önce Türkçe kitaplar okunacak, ardından İngilizceler. Çünkü İngilizce bilmeyen bızdıklar sıkılabiliyor. Önce herkesin anladığını okuyalım, sonra sıkılan çıkabilir nasılsa…

O gün Deniz’in bana ve tüm kitap kurtlarına bir sürprizi vardı: kendi yazdığı ve resimlediği kitabını bizlerle paylaşmak için getirmişti. Hikâyeyi kendi oluşturmuş, resimlemiş, içeriğini de annesi yazıya dökmüştü.

“Önce belirlenmiş kitapları okuyalım, sonra seninkini okuyalım Denizciğim, ne dersin?” diye fikrini almak istedim. “Tamam” dedi o kocaman sesiyle. Sonra bir şimşek çaktı bende: “Aaa harika bir fikrim var! Kendi kitabını sen okur musun bizlere?” Başını önüne eğip salladı iki yana, ‘bunun başıma geleceğini biliyordum’ dercesine.”Annem de öyle söyledi ama istemiyorum.” dedi.

Tamam o zaman. Zorlamaya gerek yok. “Tamamdır Denizciğim, ben okurum o zaman. Ama sen de bana yardım et lütfen yanlış okursam.” dedim. Anlaştık gittiiii 🙂

Peki, hangi kitapları mı okuduk? Hepsine burada yer veremesem de, içlerinden çocukların en keyif aldıklarını düşündüklerimi seçeyim isterseniz.

Böyle Bir Kuyrukla Ne Yapardın?  

Yazar                    : Steve Jenkins-Robin Page
Yayınevi               : TÜBİTAK
Yaş Grubu           : 3-6 yaş

Son derece eğlenceli bu kitabın her sayfasında farklı hayvanların uzuvları var. Her sayfanın başında “Böyle bir …. olsaydı, ne yapardın?” diyor ve sayfayı çevirdiğinizde bir önceki sayfada gösterilen vücut parçalarının hangi hayvana ait olduğunu ve ne işe yaradığını anlatıyor.

Örneğin “Böyle kulaklarla ne yapardın?” bölümündeki görsellerin biri bir bacağı andırıyor. Çocuklar da şaşırıyor, bu resimde kulak yok ki bacak var diye. Fakat sayfayı çevirdiğinizde bunun bir cırcır böceğine ait olduğunu, çünkü cırcır böceklerinin dizlerindeki  kulaklarıyla duyduğunu öğreniyorsunuz.

Splat The Cat 

Yazar                    : Rob Scotton
Yayınevi               : Harper Collins
Yaş Grubu           : 3-6 yaş

Splat çok komik görünüşlü bir kedi. O gün ilk defa kedi okuluna gidecek ve çok endişeli. Türlü bahanelerle gitmemeye çalışıyor fakat annesi bu bahanelerin hiç birini ciddiye almıyor. Okula geldiğinde öğretmeni onu arkadaşlarına tanıtıyor ve derse başlıyor. Splat’in okula giderken yanına aldığı en iyi arkadaşı minik fare Seymour, öğle yemeği esnasında diğer kediler tarafından görülünce müthiş bir kovalamaca başlıyor. Splat kedilerin niye fare kovaladığını bir türlü anlayamıyor ve bu durum karşısında tekrar endişeleniyor. Fakat öğretmeni Mrs.Wimpydimple sorunun çözülmesine yardımcı olunca Splat okulun aslında keyifli bir yer olabileceğini düşünmeye başlıyor.

Yukarıdakiler dışında bence verdikleri mesajlarla önemli olan birkaç kitap okuduk:

Topo Tip Yalan Söylüyor 

Yazar                     : Anna Casalis / Marco Campanella (çizim)
Yayınevi               : Marsık Yayınları
Yaş Grubu           : 4-6 yaş

Topo Tip çok şirin bir fare bildiğiniz gibi. Bu kitapta, Topo Tip’in annesine sürekli minik yalanlar söylediğini görüyoruz. Örneğin dişlerini fırçaladığını söylüyor, oysaki fırçalamamış. Ya da ellerini yıkadığını söylüyor, yıkamamış. Biraz da abartma huyu olduğunu görüyoruz. Annesi ve babası bu durumdan hoşnut değil. Ve sürekli Topo Tip’i uyarıyorlar. Günlerden bir gün, bahçedeki bir heykel kırılıyor ve herkes bunu Topo Tip’in yaptığını sanıyor. Topo Tip “Ben yapmadım.” deyince de kimse ona inanmıyor. Oysaki bu sefer gerçekten doğruyu söylüyor.

Çocuklara sürekli yalan söylemenin, sevdiklerinin güvenini sarsacağını ve ileride söyledikleri pek çok şeye de inanmama ihtimalleri olacağını anlatmak adına güzel bir kitap.


Five 
Little Fiends 

Yazar                     : Sarah Dyer
Yayınevi               : Bloomsbury Publishing
Yaş Grubu           : 4-7 yaş

Beş küçük şeytan her gün yaşadıkları heykellerin içerisinden çıkıp dünyayı hayranlıkla seyrederken, bir gün her biri beğendiği bir şeyi yanına almaya karar veriyor. Biri gökyüzünü, diğeri denizi, üçüncüsü ayı, dördüncüsü güneşi ve beşincisi toprağı almaya karar veriyor. Dünyadan tüm bunları çekip aldıklarında birbirinden ayrılan bu güzellikler, tek başına işe yaramamaya başlıyor. Sonunda minik şeytanlar dünyanın da çirkinleştiğini farkediyorlar. Bunun üzerine bencilliği bir tarafa bırakıp, aldıklarını geri yerlerine bırakıyorlar ve tekrar hayranlıkla dünyayı izlemeye başlıyorlar.

Gerek paylaşmanın önemi, gerekse dünyanın güzelliği ve doğanın bulunmazlığı son derece başarılı bir şekilde vurgulanmış.

Günün en önemli kitabı Deniz’in yazdığı “İyi Gemi Korsanlara Karşı” isimli olanıydı. Bu heyecanlı kitap, korsanların saldırısıyla başlayıp, bizi zaman zaman korkutup, yine de mutlu bir şekilde sonlanıyor. Çizimler de en az hikâye kadar başarılı. Deniz’den kitabın devamını rica ettim. İnşallah bir sonraki okumaya yenisini getirecek.

Ve işte minik bir okur, yazar olma yolunda emin adımlarla ilerliyor 🙂 Tebrikler Denizciğim ve sonsuz teşekkürler!

2 Comments

  1. devrim
    Ben en çok Deniz'in kitabına yaşıtlarının yorumlarını merak ettim:)
    Reply 28 March 2012 at 10:07
    • Devrimciğim Deniz'in kitabına ilgi çok büyüktü. İlk okuduğumda ilgiyle dinledi herkes. Sonra Dezire geç gelince ona tekrar okuduk. Bu sefer diğer grup ikinci defa dinledi ama ilgide hiç azalma olmadı :)
      Reply 28 March 2012 at 10:57

Leave a comment