Kızıma kendisini doğru ifade etmesi için yardımcı olmaya çalışıyorum. Burada üzerinde durduğum “doğru ifade etmek” benim için çok önemli bir konu. İçimden geçenleri uygun bir dille, karşımdaki insanı önemseyerek anlatabilmek ve bununla birlikte anlatmaya çalıştıklarımın karşımdaki kişi tarafından anlaşılabilmesi sık sık çabaladığım, önemsediğim bir şey. Düşünülmeden, özen göstermeden sarf edilen kelimeler yarar yerine zarar getirebiliyor çünkü.

Öte yandan bir insan düşüncesini karşısındakine aktarırken ne kadar özen gösterirse göstersin, karşısındaki onu gerçekten “duymuyorsa” çabası tamamiyle boşa gidebiliyor. Yani işin bu tarafı da karşısındaki kişiye bağlı.

Demek ki çocuklarımıza hem doğru ifadeyi, hem de karşısındakinin düşüncelerine saygı duyup söylenenleri duymayı öğretmemiz gerekiyor. Hemfikir olmasa da, anlatılanlar düşüncesini değiştirmese de, dinlemeyi öğrenmesi gerekiyor.

Buna, kısaca “etkili iletişim” deniyor. Sosyal yaşamın, insan olmanın, toplum olarak gelişmenin ve zenginleşmenin temeli aslında.

Peki, bir anne olarak ben evimde bu yaklaşımı öğretirken, etrafımızda neler oluyor bitiyor?

Gezi Parkı’na geleceğim buradan…

“0 km.Bızdıklar” devlet meselelerinin tartışıldığı bir blog değil. Ancak kanımca bu konu devleti değil, çocuklarımızı ilgilendiriyor.

Bir parkın formatının değişmesi, yeşilliğin taşınması ya da alanın başka bir amaca kullanılmasını bir tarafa bırakalım bir an için. Beni burada en çok zorlayan, insanların kendilerinden farklı düşünen karar mekanizmasına,  kendi düşüncelerini anlatacak uygun ve güvenli ortamı bulamıyor olması. Karşılıklı sağlıklı bir fikir alış-verişinde bulunulamaması. Kimsenin kimseyi duyamaması, duymamayı tercih etmesi. Ve daha pek çok istenmeyen olaylar…

Tüm bunlar olurken, ben ve benim gibi düşünen pek çok ebeveyn, çocuklarına karşısındakine ve kendine saygı duymayı, kendini doğru ifade etmeyi, farklı fikirleri dinlemeyi, kısaca “insan olmayı” öğretmeye çalışıyoruz.

Akıntıya karşı kürek mi çekiyoruz dersiniz? Genç nesil için endişelenmemek sizce mümkün mü? Ben onlar için güzellikler yaratmaya çalışırken, endişelenmeden edemiyorum.

Ya siz?

Yazıyı tamamlamadan önce, “0 km.Bızdıklar”ın içeriğine uygun olarak, sizlere yeni bir Bambino aktivitesinden bahsetmek istiyorum.

1 Haziran, Cumartesi günü saat 17:00’de Etiler Alkent’te 2 yaş ve üzeri minikler Aynur Hanım ile buluşacak ve “Handy Kids” ile tanışacak. Handy Kids kutularından çıkan ürünlerin tamamı çocukların el becerilerini geliştirmeye yönelik. Kutunun içinden yapacağı aktiviteyle ilgili tüm malzemeler çıktığı için anneler hem fikir hem malzeme bulma derdinden kurtulmuş oluyor. Ürünler İngiltere’den ithal, çocuk sağlığına uygun malzemelerden üretilmiş  ve tüm güvenlik testlerinden geçmiş.

Örneğin “Mega Crafts Set” te çocuğunuzun elişi yapması için gerekli tüm malzemeler mevcut. Böylelikle siz tek tek bu malzemeleri toplamaktan kurtuluyorsunuz.

Bu haftasonu çocuklar elişi setleriyle Kızılderili, korsan, bebek ve kedi yapacaklar.

Herkese iyi eğlenceler!

Detaylı bilgi ve rezervasyon için:

aynur@bambinooyuncak.com / 0212-352 8182 / 0535-715 8045