İyi Bir Şey

Ekmekle ilginç bir ilişkim var benim. Bir yandan en temel gıda. Öte yandan seneler boyu yaptığım rejimlerde ilk kesilenlerden olmuş. Şu, “Sabah kahvaltısında kepekli bir dilim ekmek ve kibrit kutusu kadar peynir…” fecaatine maruz kalanlardanım. Öte yandan fırından çıkmış taptaze ekmek, yanında anneannemin mevsimine göre güneşte yaptığı reçel ve tenekede alınmış beyaz peynir,… Çocukluğumun anılarından. Anneanne-dede evinin sabah kahvaltı keyfi. Vazgeçilemeyen ama doğrusu olmazsa da insana zarar veren aşklardan adeta.

Ekmeğin yerini zaman zaman farklı gıdalar alsa da, ekmek bir şekilde hayatımda. Kızıcığım için de tabii ki önemli bir temel gıda. Kaç senedir doğru ekmek peşindeyim. O kadar hayal kırıklığı yaşadım ki, ne istemediğimi çok iyi biliyorum artık. Ama bu sayede bilinçli bir tüketici oldum. Bir süre önce size “Güzel Ekmek“ten bahsetmiştim.

Şimdi de sizleri sevgili dostum Mine Küçük sayesinde tanıdığım Serpil Onaran (İyi Bir Şey) ile tanıştırmak istiyorum. Özenle, ciddi kafa yorarak üretiyor ekmeklerini. Önem veriyor, doğru gıdaya. Herkesin kaliteli ve sağlıklı ürüne ulaşabilmesi için de elinden geleni yapmaya hazır. Tanımanız lazım yani.

Haydi tanışın kendisiyle 🙂

Sevgili Serpil Hanım, öncelikle konuğumuz olduğunuz için çok teşekkür ederim 🙂 İlaç sektöründen ekmekçiliğe uzanan bir yol… Bu macera nasıl başladı ve neden ekmek?

Ben teşekkür ederim beni konuk ettiğiniz için Defne hanım 🙂 Evet çoğunluğu ilaç sektöründe geçen kurumsal bir geçmiş var arkamda ama her zaman yemek ve beslenmeye merakım vardı ve bir çok kişi gibi ikinci bir uğraş, yeni bir alan, kendi işimi yapma hayalleri vardı kafamda.. Hayallerimi gerçekleştirme ve yeni bir şey deneme çabası benimki… Neden ekmek derseniz çok korkulan, soframızdan yitip gitmeye başlayan, lezzetini ve değerini kaybeden bir besin olmaya başlaması ve gerçek, sağlıklı, lezzetli ekmeğin peşine düşmem… “ekmek parası” için çalışan herkesin evine “iyi bir şey” götürmesini istemem…

Ekmekten hep bir korktuk. Aman kilo alırım, boş kalori,sadece çocuklar yemeli,… Ne doğru, ne yanlış?

Açıkçası benim de ekmek tüketmediğim dönemler oldu hayatımda, sağlık sektörüne yakın bir kişi olarak, koruyucular, kıvam ve lezzet arttırıcılar içeren, içi boş lezzetsiz gelen ekmekleri tüketmektense hiç yememeyi tercih ettim. Evet bu ekmekler besleyici değerleri düşük olması nedeniyle sadece şeker, karbonhidrat yani kalori olarak giriyor vücuda bu da diğer bir yönü….

Ancak eski tohumlardan elde edilen katkısız unlar ve eski yöntemlerle yani ekşi maya ile  üretilen ekmek tüm bu sorunları ortadan kaldırıyor. Çünkü kullandığımız unlar herhangi bir koruyucu ve katkı maddesi içermiyor, lokal üreticilerin ilaçsız, doğru yöntemlerle yetiştirdikleri buğday ve tahılların unlarını kullanıyoruz. Ekşi maya ise bu unların içindeki besin değerlerini ortaya çıkartıyor, şekeri tüketiyor, glüten zincirini parçalıyor ve bize ekmeğin sağlıklı ve lezzetli kısmını bırakıyor,

Bir dilim ekmekle doyuyor, kolay acıkmıyor, sindirim sistemimizi rahatlatıyoruz. Ayrıca ekmeği israf etmiyor, aylarca muhafaza edip, tüketebiliyoruz.

Yani şimdi keyifle, güvenle ekmek yiyebiliyorum ve artık soframın vazgeçilmezi oldu:)

Doğal ekmeklerde sık sık karşıma çıkan, kabuğu bir günde taşlaşan ekmekler. Bana bunun doğal ekmekte katkı maddesi olmamasından ötürü normal olduğu zaman zaman vurgulansa da beni tatmin etmiyor çünkü biz bir günde bir ekmek tüketebilen bir aile değiliz. İkinci gün kesemiyorsam ne anladım ben bu işten diyor ve vazgeçebiliyorum. Sizin bu konudaki yorumlarınızı merak ediyorum.

Bu konuda haklısınız, kullandığımız unlar tamamen doğal ve son yıllarda tüketilen ekmeklerde olduğu gibi “yumuşatıcı, kıvam arttırıcı” gibi katkılar içermiyor. Ekşi maya ile mayalandığı için iç dokusu da daha sıkı ve nemli oluyor. Ancak olması gereken, tüketmemiz gereken gerçek ekmek bu, biz son 60-70 yılda başka türlü ekmeklere alıştırıldık….

Saklama koşulları önemli, pamuklu bir beze sarılarak plastik bir poşet içinde saklamak ekmeğin sertleşmesini azaltacaktır, ayrıca evlerimizde iyi birer ekmek bıçağımızın olması bize yardımcı olur. Ekmeği ısıtmadan önce biraz nemlendirmek (dilimlere su püskürterek) tekrar yumuşak bir hal almasını sağlayacaktır. Biz ekmek gramajlarımızı da küçük tutuyoruz. Dediğiniz gibi bir ekmeği tüketmek günler sürebiliyor, daha küçük gramaj ile daha sık almak ve taze tüketmek mümkün oluyor.

Okullardaki durum nedir acaba? Hiç araştırdınız mı? Çünkü çocuklarımızın büyük bir vakti ve genelde iki ara öğün + 1 öğle yemeği şeklindeki beslenmesi okulda gerçekleşiyor. Okullarda ne kadar doğal ürünlere kayılabiliyor veya ne yapılabilir?

Bu konuyu özellikle önemsiyorum, çünkü doğru beslenme alışkanlıklarının çocuklukta başladığı şüphesiz ve çok da önemli… Okullarımızda ekmek konusundaki farkındalık henüz az, çocukların yemeyi seveceği, hepsinin damak tadına yönelik ürünler tercih ediliyor. Bazı okullarda bu konuda çalışmalar yapılmaya başlandı ama yeterli değil tabi ki. Burada anne-babaların önemli rolü var, okullardan sağlıklı doğru gıdaları talep etmeliler ve evlerinde de buna uygun olarak beslenme düzenlerini kurmalılar, çocukların akılları karışmamalı, her zaman her yerde benzer ve sağlıklı gıdaları tüketiyor olmalılar aslında. Ben dileyen okullarda “gerçek ekmeği” hem okul yöneticilerine hem de ailelere anlatmak için gönüllü çalışmalar yapıyorum. Çocuk beslenmesinde tahıl ürünlerinin önemi tartışılmaz dolayısı ile “bızdıkların” doğru ve gerçek ekmeği tüketmeleri gerekiyor.

Evde ekmek yapmak ile ilgili yorum ve önerilerinizi de merak ediyorum.

Evde ekmek yapmak çok doğru ve ideal bir çözüm, zor gibi görünse de mutfağa biraz ilgisi olan herkesin yapabileceği bir şey. Bir kere hamurla tanışınca bir çok kişi vazgeçemiyor zaten çünkü hamurun güzel bir enerjisi var ve ellerinizle bir ekmek ortaya çıkarmak evin mis gibi ekmek kokması büyüleyici… Ancak bu iş için iyi bir program yapmanız gerekiyor, çünkü zaman, sabır ve emek gerekiyor, hele çalışan bir kişi iseniz tüm bu koşturmaca arasında bazen zor gelebilir.

Bununla ilgili de yapmak istediklerim var, yakında ekmeğini evinde yapmak isteyen kişilere yönelik atölyelerimiz başlayacak, bizi instagram üzerinden (iyi.bir.sey) takip ederek, bu programlardan haberdar olabilir ve katılabilirsiniz. Herkesin gerçek ekmeğe ulaşma hakkı var ve evde yapmak bunun en iyi yolu. Ama vaktiniz yoksa, mutfakta iyi değilim diyorsanız, biz zaten sizler için yapıyoruz…

“İyi Bir Şey” ürünlerinden en favorileriniz hangileri? Çocuklara ayrı, yetişkinlere ayrı ürün mü üretiyorsunuz? Ürünler arasında ne gibi farklılıklar var?

Ben hepsini severek yapıyor ve yiyorum:) Zaten severek yaptığınız, iyi malzemeler kullandığınız zaman tüm ekmekler lezzetli oluyor. Biz 18 farklı ekmek üretiyoruz, hepsi %100 ekşi maya ile hazırlanıyor, her damak tadına, her isteğe uygun ekmek bulmak mümkün… benim favorilerim “Danimarka Çavdar”,  Zeytinli Köy” ve “Karabuğday” ekmeklerimiz ama inanın hepsi ayrı güzel:) Tüm çeşitlerimize içerik bilgileri ile birlikte web sayfamızdan ulaşmanız mümkün, www.iyi1sey.com

Çocuklar için özel ekmekler de üretiyoruz evet, ekmekle ilk tanışmaları için özel bir çocuk ekmeği hazırlıyoruz, yine ekşi mayalı, ruşeym oranı yüksek, tuzu azaltılmış ve organik elma konsantresi ile tatlandırılmış bu ekmeklerin gramajlarını da oldukça küçük tutuyoruz. Ayrıca “İyi Tost” gerçekten tüm çocukların sevdiği bir ekmek…ve tost seven tüm yetişkinlerin de vazgeçilmezi, fırından çıkarken yaydığı kokular enfes:)

Ürünlerinize nasıl ulaşacağız?

Biz bu çeşitler arasından hangisini istiyorsanız sizin için onu pişiriyoruz. Siparişinizi bize whatsapp üzerinden iletiyorsunuz, ekmeğiniz hazır olduğu gün dilerseniz kapınıza kadar ücretsiz getiriyoruz (30TL ve üzeri siparişler için) ya da siz gelip alabiliyorsunuz. Dilerseniz haftanın dağıtım günlerini size hatırlatıyoruz, isteklerinizi alıyoruz ve düzenli bir şekilde ekmeğe ulaşmanızı sağlıyoruz. Bunun için “iyi bir şey” whatsapp hattından 0545 440 40 51 bize ulaşabilirsiniz.

www.aydanaya.com üzerinden haftalık, onbeş günlük veya aylık abonelik paketlerine ulaşmanız da mümkün. Bu aboneliklerde de ekmeğinizi kapınıza kadar ücretsiz ulaştırıyoruz.

Ayrıca ürünlerimiz doğal ve organik ürünler satan dükkanlarda da yer almakta, Ataşehir Palladium AVM içinde “Pera Bahçe” ve Nişantaşı’nda D’Organique bu adreslerden en çok ürün çeşidimizin bulunduğu ikisi…

Ekmek odaklı yeni projeler var mı? Veya doğal beslenme çerçevesinde hayalinizde neler var?

Herkesin gerçek ekmeğe ulaşması mümkün olmalı, bu nedenle evde ekmek yapmak konusunda atölye çalışmalarını başlatmak ve bu konuda bir bayrak taşımak istiyorum,

Ayrıca  düzenlemekte olduğumuz “iyi bir şey |ekmek üstüne | bilgi, sohbet, tadım” etkinlikleri ile okullarda ve iş yerlerinde gerçek ekmeğin ne olduğu ve sağlıklı beslenmedeki yeri konusunda bilgi veriyor ve katılımcıların bu ekmekleri tadıp, ekşi mayalı ekmekle tanışmalarını sağlıyoruz. Bu keyifli etkinlikleri sürdürmeyi, çocukların ve ailelerin sağlıklı lezzetli ekmeğe ulaşmaları konusunda farkındalıklarını arttırmayı amaçlıyorum.

Ayrıca gıda israfının önlenmesi yarınlara yaşanabilir bir dünya bırakılması da odaklanmamız gereken başka bir konu. Ekmek israfı ise tahminlerimizin ötesinde, ekşi maya ekmek bu israfı da önlüyor, bu ekmekte bayatlamak, çöpe atmak gibi bir şey söz konusu değil. Bunların da farkında olmak, anlamak, anlatmak hepimizin önceliği olmalı diye düşünüyorum.

 

 

Leave a comment